Pazartesi, Haziran 20, 2005

YENİ DOT COM ÇILGINLIĞI MI?


Ülkemizde ekonomik krizin, dünyada ise genel olarak 11 Eylül olaylarının öncesindeki mutlu güzel günlerde, anımsanacağı üzere bir elektronik ticaret furyası almış başını gidiyordu. Dot.com kod adıyla bilinen bu dönemde fikri olanlar ile parası olanlar biraraya gelip geleceğe yatırım yapıyorlardı.

Öyle bir akımdı ki bu, aynı konuda yola çıkmış olan pek çok firmadan bahsedilebiliyordu. Her ne kadar sonunda bir ya da iki tanesinin ipi göğüsleyebileceği kadar pazar olduğu bilinse de.

Daha önce bu alanda tespit edilmiş olan genel eğilimle çelişmeyecek şekilde bu aşırılık, 11 Eylül terör olayları ile dramatik olarak düşüşe geçti. Pek çok firma(cık) kapandı. Yola çıkanların çok azı ekonomik anlamda bir değer üretebildi.

Ancak ne yalan söyleyeyim ki henüz Amazon.com – ebay.com – dell.com üçlüsü kadar adından söz ettirebilecek bir dördüncü şampiyon zihinlerde yer edemedi.

Bu sancılı süreçte işi bilenlerle teknolojiyi bilenler karşı karşıya gelmişti. Diyelim ki otomotiv endüstrisinden bir dünya devi. Milyarlarca dolarlık satış yapmayı biliyordu ancak internet üzerinden nasıl otomobil satabileceğini ya da tedrikçilerinden açık eksiltme ile nasıl e-ihale yapabileceği konusunda en küçük bir fikre sahip değildi.

Buna koşut olarak, internet teknolojilerini kullanarak bu tür e-ticaret ortamlarını kurabilecek fikirleri olanlar ise bunu pazara nasıl kanalize edeceklerinden bihaberdi.

İkinci gruba girenler gelen felaketle yok olup gittiler. Birinci gruba girenler ise kendi başlarına bir şeyler yapmaya çalıştılar. Ancak pek de başarılı oldukları söylenemez.

Son dönemde yeni bir model pratikte sonuç vermeye başladı. Her ne kadar e-ticaretin ilk dönemlerinde bu iki grubun birbirinin rakibi olmadığı, olmaması gerektiği belirtildiyse de realitede aşılamayan bu psikolojik engel şimdi her iki partinin de son dört senede elde ettiği acı tecrübe sonucunda dönüşüme uğramış gibi görünüyor.

Örneğin Marks&Spencer, mallarının internet üzerinden satılmasını Amazon.com’a ihale etmiş durumda. Kendisi bildiği işi yapıyor; mal üretiyor/temin ediyor, markasını koruyor, güçlendiriyor. Ancak iş sanal ortamdan elbise satmaya geldiğinde, bunu da sanal dünyayı bilen bir firmaya bırakıyor.

Benzer gelişmeler başka sektör ve firmalarda da göze çarpmaya başladı. Ford, Daimler, Mitsubishi gibi dünya otomotiv devleri Covisint adlı bir elektronik yatırıma verdiler internet üzerinden otomobil satış konusu. Benzer şekilde British Telecom internet üzerinden yapılacak elektronik ticaret hizmetlerini müşterilerine sunulmak üzere Yahoo! ile anlaştı.

Yukarıda bahsettiğim psikolojik bariyer belki de ülkemizde çok daha konvansiyonel ticaret dünyasında gördüğümüz engel kadar güçlüydü. Sabancı ile Koç gruplarının son dönemde Gima’nın alınmasında yaşadıkları kriz ve bunun sonucunda Telekom ihalesinde ortak hareket etme kararlarından vazgeçmeleri.

Ülkemizde nasıl ki bir Türk firmasının bir başka Türk firması tarafından satın alınması, ya da birleşmeleri ya da ortaklık kurmaları zor ise dünyada da dev firmaların elektronik ortamdaki ticari faaliyetleri için bu işi bildiklerini ispat etmiş teknoloji firmalarına ihale etmeleri o denli zor. En azından yakın zamana kadar zor idi.

Ancak bazı örneklerini verdiğim son gelişmeler, bu zorluğun zaman içinde artarak aşılacağının da güzel bir göstergesi.

Geçen dört yıl içinde bir yandan teknoloji firmaları içinde ayakta kalanlar öne çıktı ve bir tür doğal seleksiyondan geçti; diğer yanda ise dev firmalar kendi başlarına bu teknoloji denen zamazingoyla baş edemeyeceklerini anladılar.

Böylece yeni bir dönem başlıyor. Teknolojinin bu avantajından iyi istifade etmek gerekir. Bilgi toplumu dediğimiz olgunun en basit göstergesi size. İşte dünyada yeni bir eğilim. Buyurun bunu kendi ülke gerçeklerimizi dikkate alarak elden geçirin, dönüştürün ve uygulayın.

Bundan sonra bu alanda farklı bir yönde gelişme göstermek ya bilgi toplumu olgusunun farkında olmadığımızı ya da onun hızına yetişemiyor olduğumuzu gösterecektir.

Cumhuriyet Gazetesi Bilim Teknik Eki, Ooof Off Line köşeşinde yayınlanmıştır (18 06 2005)

Hiç yorum yok: