Dileyen herkes minimal cihazlarla (belki de vücuda entegre edilecek aparatlarla) nerede olduğunu bilmedikleri global bir iletişim ağına bağlanıp diledikleri her şeyi yapabilecekler. Etrafımızı saran hava gibi, etrafımızı saran bir internetimiz olacak.
2008 yılında işle ilgili dünya piyasasına düşen bombaların ne kadarı gerçek ne kadarı ABD merkezli global krizin çıkmasını geciktirmeye yönelik ayırt etmek giderek güçleşiyor.
Microsoft’un Yahoo’yu satın alma teklifi de bu kategoride değerlendirilebilir. Microsoft Yahoo’yu alma konusunda ne kadar gerçekçi ya da kararlı? Evet Google yavaş yavaş Microsoft’un oyun alanına girmeye başladı. Microsoft’un en kritik iki ürününden birisi olan MS Office ürün setinin yaptığı işi yapan yazılımları üreten firmaları satın almaya başladı.
Google, Microsoft’un diğer kritik ürünü olan MS Windows’un ise zaman içinde Internet’in kendisi tarafından öldürülmesini bekliyor olsa gerek. Yüksek hızlı internet altyapıların tarafından. Fare-klavye, pc – ekran donanım ikilisi gibi “gereksiz” donanımların kullanılmasına gerek kalmayacak devir geldiğinde kim işletim sistemine, kim ofis uygulama yazılımlarına gereksinim duyacak ki? Tüm bu işlevlerin “internetin bir parçası olduğunu” düşünün.
Dileyen herkes minimal cihazlarla (belki de vücuda entegre edilecek aparatlarla) nerede olduğunu bilmedikleri global bir iletişim ağına bağlanıp diledikleri her şeyi yapabilecekler. Etrafımızı saran hava gibi, etrafımızı saran bir internetimiz olacak.
Bu perspektif içinde Microsoft’un Yahoo gibi bir firmayı satın alma girişiminin gerisinde neler olabilir? Microsoft, Yahoo’da olan özelliklere sahip bir şirket haline geldiğinde 21. yüzyılda ayakta kalabilmeyi garanti edebilir. İlk bakışta bu satın alma Google’un işine yarayacak gibi görünüyorsa da uzun vadede bu Microsoft’un hayatta kalması için kaçınılmaz bir adımdır.
Yahoo teklifi çok fazla düşünmeden bir hafta içinde reddetti. Sebep olarak da önerilen parayı az buldu (oysa Microsoft’un önerdiği rakam, Yahoo’nun piyasa değerinin %60 üstündeydi). Fiyatı az bulmak nazikçe reddetme mazereti olabilir.
Eğer Microsoft’un Yahoo gibi bir şirketi alma arzusu, ABD’deki adı konmamış krizi geciktirmekten öte bir ciddiyete sahipse, Yahoo’nun teklifi reddetmesi bunu gölgelemiş oldu.
Yahoo’nun bu denli hızlı cevap vermesinin düşündürücü başka bir yanı daha var. 1999 yılında yaklaşık 6 milyar dolar değerinde hisseye karşılık olarak Yahoo’nun Broadcast.com adlı şirketi satın alması ve akabinde hem dot-com çılgınlığının bir anda ortadan kalkması hem de internet üzerinden TV yayını yapma konusunda altyapının yeterince hazır olmaması Yahoo’nun o parayı sokağa atmış olmasına neden oldu.
Yahoo her ne kadar birkaç kelle kopararak bu kabahati örtbas etti ama işin ilginç yanı o günden sonra firma alma sürecinde yoğurdu üflemeden yememe gibi bir metodolojiyi kendisine düstur edindi. En azından geçen haftaya kadar bu böyle idi. Ancak Microsoft’un teklifine koşarak cevap vermeleri genel temayüllerin dışına çıktıklarının da bir göstergesi. Acaba bunda Microsoft’un peşin alım teklifinde Yahoo’nun iki kurucusunun da kapının önüne konacak olmasının bir etkisi var mı, insan düşünmeden edemiyor?
Bundan sonra Microsoft ne yapar? Microsoft’un illa ki internet dünyasının içindeki bir devle birleşme ya da satın alma sürecine gitmesi gerekecek. Aksi taktirde kara delik gibi kendi içinde küçülüp yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
İşin ilginci Microsoft eğer Yahoo teklifinden eli boş dönerse, bu kez sıra Google’a geçmiş olacak. Google’un önündeki alternatiflerden bir tanesi de Microsoft’u satın almaya kalkması.
80li yıllarda Microsoft’un IBM’i gölgede bırakması nasıl ki büyük boy bilgisayar sistemlerinden PC dünyasına geçişin gayri resmi mührü olduysa, bir internet şirketi olan Google’un Microsoft’u satın alması da “PC bilgisayar cihazı”ndan etrafımızı saran iletişim ağı Internete geçiş sürecinin başlaması anlamına gelecek.
Bu sürecin sonucunda insan bedenine ne tür yeni dijital yapay organlar eklenmiş olacak; ömrümüz yeterse göreceğiz.
Cumhuriyet Bilim Teknoloji - Ooof Off Line Köşesi - 22 02 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder